Kadınların Vazifeleri

Kadına, eski Türklerde, erkeğin gözünde sahip olduğu yüksek mevkie yara­şır vazifeler terilmiştir, Göçebe ve yerle­şik hayatta bunlar çok az değişikliğe uğ­ramıştır.

Kadın daima ev işleri, çocuk bakımı gibi ev içi vazifelerinin yamnda binicilik ve savaşçılıkda da birer usta olarak ye­tiştiriliyordu.İbrahim Kafesoğlu,Atsız Armağanı’nda, Türk Devleti başlıklı makalesinde “henüz yürümeğe başla­yan her çocuğun yamnda eğerlenmiş bir at hazır bulunurdu. Eski Türklerde fert­ler savaşçılık ve mücadele sahasında şahsiyetlerini bulurlar ve gösterecekleri kahramanlık ölçüsünde cemiyette yerle­rini alırlardı. Kadınlar da aym şekilde yetişmiş olup, çok kere erkeklerle birlik­te savaşa katılırlardı (hattâ İslâmî devir­lerde bile).

Binlerce kilometrelik göç ha­reketlerinde bütün aile efradı ile birlikte yeni yurt aramak zorunda kalan Bozkırlı Türk’e, kadının her sahada olduğu gi­bi, savaşta da destek olması tabiî idi” der.
Eski Türklerde ev kadınları yalnızca ev işleriyle değil, hayvanları sağma ve sütlerini hazırlama gibi vazifeleri de yüklenirlerdi. Buna rağmen Selçuk Ça­ğının başlarında evlük yam evlik, evli denince hatıra yalnızca ev kadım gelirdi.’ Bu sebeple, bizim bugün kullandığımız evli deyişimizle, eskiden beri hem evlen­miş, hem de ev sahibi gibi iki anlayış bu­lunduğunu unutmamamız gerekir. Ku­zeydeki Türk ağızlarında ise, ev kişisi sözü, doğrudan doğruya kadın mânâsı­na kullanılıyordu (18).

XII. yüzyılda Kıpçakların hakkında Rubruquis’in söylediklerine göre atlı gö­çebelerinde ise, kadınlar çayırların sökül­mesi ve kurulmasıyla, arabaya yüklen­mesiyle, süt sağma, tereyağı çıkarma, peynir yapma, deri işçiliği, ayakkabı, ke­çe, keçe çorap, giyim ve keçe imali işleri­ni de yaparlardı. Sadece kısrak sağma ve kımız hazırlama erkeklerin göreviydi (19).

Eski Moğol içtimaî hayatında ise, ka­dınlara hemen her türlü vazife verilmiş­ti. Erkeğin bütün teçhizatından sorum­lu tutulurdu. Kadınlar koca, soy-sop ve çocuklarının huzur ve istirahatlarım te­min etmekle mükelleftiler. Kadın kürk ve elbiselerin hazırlanmasmda, kundura ve çizme gibi deri eşyaların yapımında çakşırdı. Develere yük yükletirler, ara­baları sürerler, hayvan yetiştirerek ikti­sadî hayata iştirak ederlerdi. En zayıf kadm bile yirmi, otuz arabayı idare ede­bilirdi (20).

Göçebe hayatının şartlarının icabı olarak eski Moğol cemiyetinde bugünkü göçebelerde görüldüğü gibi kadın kapalı ve tecrit edilmiş değildi (21).

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ
kadın sitesi kategoriler