Kan Kanseri

Kan Kanseri (Lösemi): Lökositlerin sayısında bilinmeyen nedenlerle oluşan Anormal artış, kan kanseri genel adı altında toplanan hastalıklara yol açar. Bu hastalıklar, hastanın yıllarca yaşamını sürdürebildiği, süregen lenfosit kökenli kan kanserinden, birkaç Ay içinde ölümle sonuçlanan yıkıcı ivegen lösemiye kadar uzanır.

kan tahlilleri (kan sayımı, sedimantasyon, kan oluşun tetleri); kemik iliği biyopsisi yorgunluk; solgunluk; lenf bezleri, karaciğer ve dalak büyümesi; sindirim sistemiyle ilgili bozukluklar; iştahsızlık ve zayıflama; kanamalar akut olgularda aralıklı ya da bacaklı çok yüksek ateş; kronik olgularda inatçı ve düzensiz hafif ateş

Tanı:
Lenfoblastlara benzeyen olgunlaşmamış beyaz kan hücrelerinin sayısındaki artışla birlikte ilerleyen , kötü huylu bir hastalıktır.

ALL çocukluk dönemi lösemilerinin % 80’inden sorumludur. 3-7 yaşları arasında sıktır. Erişkinlerde de görülebilir ve tüm erişkin lösemilerinin % 20’sini oluşturur.

Akut lösemilerde kötü huylu hücrelerde olgunlaşma ve farklılaşma fonksiyonu kaybolmuştur. Bu hücreler hızla çoğalıp normal hücrelerin yerini alırlar. Habis hücreler normal kemik iliği elemanlarının yerini aldıkça kemik iliği yetmezliği gelişir. Normal kan hücrelerinin sayısında azalma olduğu için kişide kanama ve enfeksiyon şikayetleri başlar.

Çoğu vakada görünür bir sebep yoktur. Bununla birlikte radyasyon, benzen gibi bazı toksinler ve bazı Kemoterapi ajanları lösemi oluşumuna katkıda bulunur. Kromozomlardaki anormallikler akut lösemi gelişiminde rol oynayabilir. Risk faktörleri içinde Down Sendromu, lösemili kardeş, radyasyona maruz kalma, kimyasal Maddeler ve ilaçlar sayılabilir.

Hastalık 100.000 kişinin 6’sında görülmektedir

Korunma
Çoğu vakanın sebebi bilinmediği için korunma yöntemleri de bilinmemektedir.Toksinlere, radyasyona, kimyasal maddelere maruz kalınmaması riski azaltabilir

Kan Kanseri Belirtileri
Uzun süreli veya çok miktarda kanama olması, çürüklerin kolayca oluşması, burun kanaması, dişeti kanaması, adet kanamasında düzensizlikler, deri içine kanamalar, deri döküntüsü veya peteşi ( kanamaya bağlı küçük kırmızı noktalar ), ekimoz ( çürükler ) gibi deri lezyonları, enfeksiyon, yorgunluk, sternum (göğüs kemiği) hassasiyeti, solukluk, kemik ağrıları veya hassasiyeti, eklem ağrıları ( kalça, diz, Ayak bileği, ayak, omuz, dirsek, el bileği, elin küçük eklemlerinde ağrı ), lenfadenopati (lenf bezlerinin büyümesi ), açıklanamayan kilo kaybı, dişetlerinin şişmesi, ateş, egzersizle kötüleşen solunum güçlüğü, çarpıntı.

Tanı/Teşhis
Fizik muayenede, büyümüş karaciğer-dalak, ekimoz ve kanama bulguları saptanır. Beyaz kan hücrelerinin sayısında anormallikler, tam kan sayımı-anemi ( kırmızı kan hücrelerinin azalması ) ve trombosit sayısında azalma saptanır. Kemik iliği aspirasyonu – kemik iliğindeki hücre sayısında ve lenfoblastlardaki artışı gösterir. T lenfosit sayımı, hücre yüzey antijeni çalışmaları.

Kan Kanserinde Erken Teşhis
Kan hastalıklarının teşhisi için çok değişik testlere baş vurmak gerekebilmektedir: Kan hücrelerinin ve hemoglobin miktarının ölçülmesi (tam kan sayımı), hemoglobin alt tiplerinin elektroforez ile analizi, kanın mikroskop altında incelenmesi (periferik yayma), kemik iliğinin incelenmesi (kemik iliği aspirasyonu ve biyopsisi), kan yapımı için gerekli olan demir, vitamin B12 ve folik Asit düzeylerinin incelenmesi, kan pıhtılaşmasının tetkik edilmesi, kan hücrelerinin işlevleri ve yaşam süreleri ile ilişkili testler, bağışıklık sistemi hücrelerinin ürettikleri Proteinlerin tetkik edilmesi, kan hücrelerinin ya da onları üreten kemik iliği hücrelerinin kromozomlarının ve diğer yapı taşlarının tahlil edilmesi ve radyolojik incelemeler Hematoloji’de en sık ihtiyaç duyulan testlerdir.

Kan Kanseri Tedavi edilebilir mi?
Tedavinin amacı hastalığın hafifletilmesidir. Periferik kan sayımı ve kemik iliği normale döndüğü zaman hafifleme sağlanır.

ALL, antikanser ilaçların kombinasyonuyla tedavi edilir ( kemoterapi ). Kemoterapinin başlangıcında hastanın 3-6 hafta hastanede kalması gereklidir. Bunu takip eden kemoterapi seansları ayaktan verilebilir. Kemoterapi; prednison, vincristine, metotreksat, 6-merkaptopürin ve siklofosfamid’i içeren 3-8 ilaç kombinasyonundan oluşur. Ayrıca Anemi ve düşük trombosit sayısını düzeltmek için kan ürünleri vermek gerekebilir. Gelişen herhangi bir ikincil enfeksiyon için Antibiyotik kullanılabilir.

İyileşme ( remisyon ) sağlandıktan sonra bel kemiği sıvısı (spinal sıvı) na saldıran lösemik hücrelerin tedavisi için omurgaya kemoterapi ve/veya radyoterapi uygulanabilir.

Takibeden tedavi, relapsları (hastalığın daha da kötüleşmesini) önlemeye yöneliktir. Yüksek doz kemoterapiye veya diğer tedavilere cevap vermeyen ağır vakalar için önerilebilecek diğer bir tedavi seçeneği de kemik iliği naklidir.

Çocuklarda erişkinlerden daha iyi sonuçlar elde edilir. Yaklaşık % 95 vakada tam remisyon sağlanır. Şifa oranı ise % 50-60 tır. Erişkinlerin % 80′ inde tam remisyon, % 30-50 arasında şifa sağlanır. Tedavisiz yaşam süresi yaklaşık 3 aydır.

Lösemi, kan kanseri ya da ilik kanseri olarak da bilinen bir hastalıktır. Kemik iliğinde kan yapımından sorumlu hücrelerin kanserleşmeleri sonucunda gelişir ve aslında tek bir hastalık değildir; çok değişik tipleri vardır. Kanserleşen ilik hücreleri Sağlıklı kan üretmedikleri gibi, iliği istila etmek suretiyle sağlıklı kan üretebilecek hücrelere de yer bırakmazlar.

Lösemiler en kaba şekilde akut ve kronik olmak üzere 2 guruba ayrılabilirler. Akut lösemiler tedavi edilmedikleri zaman sıklıkla haftalar-aylar içinde ağır sorunlara yol açarlar. Bu hastaların önemli bir bölümü kemoterapi adı verilen ilaç tedavileriyle ya da ilik nakli (kök hücre nakli) ile iyileştirilebilirler. Kronik lösemili hastalar ise kendi seyirlerine bırakılmaları halinde sıklıkla yıllarca yaşayabilirler. Kronik lösemili hastaların ilaç tedavileriyle iyileştirilmeleri daha zordur. Bazı tip kronik lösemiler kök hücre nakliyle iyileşebilirler

Riskler
Şiddetli enfeksiyonlar, ALL’nin kötüleşmesi, yaygın damar içi pıhtılaşma. Şüpheli ALL belirtileri gelişirse kişide ALL ile ilgili sürekli ateş veya diğer enfeksiyon belirtileri ortaya çıkarsa vakit kaybetmeden doktora başvurmalısınız

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ
kadın sitesi kategoriler