Varis

Varis, toplardamarların bölgesel olarak genişlemesi ve kıvrımlarının artmasına verilen addır. Teorik olarak vücudun herhangi bir bölgesindeki toplardamarlarda varis gelişebilir. Fakat pratikte varisler en çok bacaklardaki toplardamarlarda ve anusdaki hemoroid toplardamarlarında görülür. Hemoroid toplardamarlarda gelişen varislere . kısaca “Hemoroid” denilmektedir. Hemoroid halk arasında “Basur” olarak bilinmektedir. Hemoroid konusu ansiklopedinin “Sindirim sistemi” bölümünde incelenmiştir.

Varisler toplumda yaklaşık olarak % 15 sıklıkta görülmektedir. Kadınlarda erkeklere oranla 4 kat daha sık rastlanır.

Bilindiği gibi, toplardamarların çoğunda kapakçıklar bulunmaktadır. Bu kapakçıklar yalnız kalbe doğru açıldıklarından, toplardamar kanının da yalnız kalbe doğru akmasını sağlarlar. Varis vakalarında bu kapakların çalışması bozulmuştur. Bazı vakalarda ise bu kapakların sayısının normalden az olduğu saptanmıştır. Kapakların çalışmasında bozukluğun gelişmesine neden olan etkenlerin başında, damar duvarının zayıflayıp genişlemesi gelir, insanın iki ayak üzerinde dik yürüyor olması, bacaklarmdaki toplardamarlarda kanın hidrostatik basıncın yüksek olmasına neden olmaktadır. Diğer yandan bacak toplardamarlarında bir iltihabın gelişmesi damar duvarının zayıflamasına yol açar. Duvarı zayıflamış, içindeki kanın hidrostatik basıncı artmış olanbirtoplardamarda ise, varis gelişmesi ileri derecede kolaylaşmış olur. Uzun boylu kişilerin, sürekli olarak ayakta duran trafik polislerinin, dişçilerin, aşçıların bacaklarmdaki toplardamarlarda hidrostatik basınç daha yüksek olduğundan, bu kişilerde bacak varislerine daha sık rastlanmaktadır. Hamilelik sırasında, rahim içindeki çocuğun annenin gerek pelvis gerekse sırt bölgesindeki toplardamarlara baskı yapması sonucu bacaklardaki toplardamarlarda hidrostatik basınç artar. Bu da hamilelik sırasında annede varislerin gelişmesine neden olan önemli etkenlerden biridir. Bu nedenle hamile kadınların ayakta fazla kalmamaları, dinlendikleri zaman tamamen sırt üstü değil de bir miktar yan yatmaları daha iyi olur. Kalp yetmezliği olan hastalarda bacaklarda bir miktar kan göl-lenir. Bu göllenme de atardamarlardaki hidrostatik basıncın artmasına ve dolayısıyla da varislerin gelişmesine yol açabilmektedir. Varisli bacaklarda hastalar ağrıdan gerginlikten ve bacaklarmdaki ağırlık hissinden yakınırlar. Varisli bacak şişebilir, gece yatakta o bacağa kramp girebilir. Varis nedeniyle bu bölgede deri ülserleri gelişebilir. Deride kahverengi lekeler ortaya çıkabilir. Bu lekeler, alyuvarların damar dışına sızdıktan sonra deride parçalanıp içlerindeki demirin bu bölgede birikmesine bağlıdır. Varislerin tedavisi basit istirahatle olabileceği gibi, bu yöntemle iyileşmeyen vakalar için cerrahi yöntemle de olabilir. Hastanın yatak istirahatine alınması ve bacağının kalp düzeyinin üstüne yükseltilmesi gerekir. Yüzeysel varisler için esnek varis çorapları yararlı olabilir. Bu yöntemlerle sonuç alınmadığında ise varisli damarların cerrahi olarak çıkartılması gerekmektedir.

Varise eğilimi olan hamile kadınların yataktan kalkmadan önce esnek varis çoraplarını giyinmeleri yararlıdır. Genel bir önleyici olarak da herkese yürümeyi ya da koşmayı öneririz. Böylece bacak kasları kuvvetleneceğinden, özelle derideki toplardamarlar bacak kasları tarafından desteklenmiş olurlar. Bu da varis gelişme riskini düşürür. Varisli kişilerin de hafif yürüyüşler yapmalarında yarar vardır. Uzun süre ayakta durmak zorunda olan kişilerin ise yürüyüş ve koşulara herkesden daha çok önem vermeleri gerekmektedir.

NEDENLERİ
Bacak varisleri, birincil ve ikincil olarak ikiye ayrılır. Birincil varisler yüzeysel toplardamarlarda ortaya çıkar, ikincil varisler Öncelikle derin toplardamarda görülür; burada kapakçıkların kapanma­sına ya da yetersizliğine yol açar. Böyle­ce kan, izlemesi gereken yoldan saparak yüzeysel damarlara geçer ve yüzeysel toplardamarın duvarlarında zayıflamaya yol açarlar.
1 BİRİNCİL VARİSLER
Toplardamarlar uzamış, genişlemiş ve büklümlü bir görünüm almıştır. Bu da­marların duvarları incelendiğinde önem­li yapısal bozukluklar görülür. Duvarın bazı bölümlerinde kalınlaşmalar, ba?ı bölümlerinde ise incelmeler görülür. Bu­rada kas ve esnek liflerin yerini lifsi bağdoku almıştır. Bu doku, kanın bura­da birikmesine bağlı olarak, basmç altın­da zayıflar ve toplardamarların duvarla­rında çok belirgin genişlemeler görülür. Önceleri bu durumun damar duvarları­nın doğuştan gelen bir zayıflığına bağlı olarak gelişebileceği düşünülmüştür.
HASTALIĞI BELİRLEYEN ETKENLER
Varisler bacak toplardamarlanndakı kan dolaşımında yavaşlamaya neden olur.Yapılan çalışmalarda kadınlarda er­keklere oranla daha fazla varis oluştuğu görülmüştür. Bu durum her iki cinsin hormonal yapılarının farklı olmasından kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, kadın­ların eşey hormonlarının toplardamar duvarının yapısına doğrudan etkisi oldu­ğu düşünülmektedir. Buna örnek olarak gebeliğin ilk üç aylık döneminde sıklık­la varislerin ortaya çıkması gösterilebi­lir. Ayrıca, bu dönemde dölyatağı henüz pek büyük olmadığından, öne sürüldüğü gibi bu organın kastaki toplardamarlara basınç yapması da söz konusu değildir. Yüksek oranda östrojen içeren do­ğum kontrol haplarının kullanılması sı­rasında da varislerin görülmesi bu var­sayımı destekler. Şişmanlık ve sağlık koşullarına uyulmaması da varis oluşturabilecek et­kenlerdendir. Özellikle kadınlarda yük­sek topuklu ayakkabı giyilmesi baldır­daki kasların işlevini yapamamasına yol açar. Ayrıca kadınların vücudu sıkıca saran pantolon giymesi, korse kullanma­sı toplardamarları sıkıştırarak kanın kal­be geri dönüşünü engelleyebilir. Ayak­ta, uzun süre ve hareket etmeden dur­mak da varis oluşumunda rol oynar. Aşırı alkol ve kahve kullanımı önemli etkenlerdendir. Bu maddeler bacak da­marlarında genişleme ve şişkinlik yapar.
Daha önce yüzeysel toplardamar ilti­habı (flebit) geçirilmiş olması da Önem taşır. Bazen hasta farkında olmadan da geçirilebilen damar iltihabının sonucun­da toplardamar duvarının direncinde azalma olur. Bu duruma yukarda sözü edilen koşulların da eklenmesiyle, varis­ler ortaya çıkar. ETacaklara yerleşen va­ris gün geçtikçe biraz daha ilerler. Bu­nun nedeni genişleyen toplardamarlar-daki kapakçıkların da yetersiz kalması­dır. Kapakçıkların yetersizliği damar içindeki kanın, damar duvarına daha fazla baskı uygulamasına, bu duvarların daha da zayıflayıp biçimini kaybetmesi­ne yol açar. Bunlara bağlı olarak, toplar­damarlar genişler, boylan uzayarak bük-lümlü bir hal alır, deriyi alttan kabarta­rak dışardan da görülen yılansı bir görü­nüm yaratır.

İKİNCİL VARİSLER

Derin toplardamarlar iltihap nedeniyle tıkandığında, kanın kalbe geri dönüşü önemli oranda engellenir. İltihaba bağlı olarak genel durum bozukluğu, ateş, ağrı, bacakta şişme gibi belirtiler de görü­lebilir. Bu durumda yüzeysel toplarda­marlar daha fazla miktarda kanı içine alarak kalbe itmeye çalışır. Daha önce de belirtildiği gibi, toplardamarlarda ka­nın hareketini sağlayan mekanizmalar yetersiz kaldığından yüzeysel toplarda­marlar fazla miktardaki kanı pompala-yamaz ve genişler. Bu damarlardaki ka­pakçıklar yeterince kapanamaz, zayıflar, yetersiz kalarak kanın kalbe geri dönü­şünü zorlaştırır. Bu durumlarda varis te­davisinden önce derin toplardamardaki iltihabın giderilmesi gerekir. İltihap sık­lıkla akciğerde emboliye neden oldu­ğundan hemen tedavi edilmelidir.

VARİSLİ BACAĞIN GÖRÜNÜMÜ

Her şeyden önce hasta ayakta dururken varisin neden olduğu genişlemeler daha belirgin görüldüğünden bu pozisyonda muayene edilmelidir. Varisler büklümlü ipler gibi görünür, üzerlerine basıldı­ğında kolaylıkla çöker, ağnsızdır. Üzer­lerindeki deride değişme yoksa mavim­tırak renklidir. Yüzeysel toplardamar dolaşımının başlıca iki toplardamarı, küçük ve büyük bacak toplardaman ile bunlann yan dallan boyunca kabarıklık izlenir. Daha doğru tanımlamak gerekirse, varis, çoğu kez olduğu gibi, büyük ba­cak toplardamanndaysa, şişkinlikler ba­cağın iç yüzünde, dizde ve kalçada; kü­çük bacak toplardamarındaysa şişlik bacağın arka yüzündedir.

YAKINMALAR

Varisler başlangıçta yalnızca görüntüyü bozar. Bu aşamada bile bacaklarda ağırlık duygusu ve karıncalanmayla bir­likte yorgunluk olabilir. Bu yakınmalar, özellikle bacaklan yukan kaldırarak dinlenmeyle geçer. Bu aşamada toplar­damar dolaşımı henüz kesintiye uğra­mamıştır. Bacağm şişmesi de vansin
belirgin bulgulanndandır; kanın dolaşı­ma yeterince katılamayıp, damar yata­ğında hareketsiz kaldığını gösterir. Bu durum daha ağır komplikasyonlara yol açabilir. Deri Üzerinde renk değişiklik­leri ve bozukluklar olabilir. Hastalığın bu döneminde egzama, varis ülserleri, damarın çatlamasına bağlı kanama, ba­zen derin damarların tıkanmasıyla orta­ya çıkan iltihap görülür. Hastalığın er­ken döneminde doğru tanı konması ve tedavi uygulanması, hastalığın gidişi ve doğabilecek komplikasyonlarm önlen­mesi açısından çok yararlıdır.

KOMPLİKASYONLAR

Bacak varislerinde başlıca üç komplikasyon vardır: Tromboflebit; varis kanaması; varis ülserleri.
Bu komplikasyonlar hastanın yaşa­mını tehdit etmezse de, istirahatı zorun­lu kılabilir.
Varis tromboflebiti: Varisli toplar­damarın duvarında iltihap vardır; bu du­rum damarın çevresindeki dokuları da ilgilendirir. Ayrıca toplardamarın varis olan bölümünde pıhtı oluşumu (tromboz) görülür. Deri varisli damar boyun­ca sıcak ve kırmızıdır. Toplardamar ger­gin ve sert bir sicim gibidir. Elle yapılan muayenede varisli toplardamarlar bo­yunca yaygın ve ağrılı bir şişlik sapta­nır. Hastanın varisli bölgede ağrısı var­dır; gerginlik duyulur. Bazı durumlarda ateş ve genel durum bozukluğu da görü­lebilir.
Varisin çatlamasına bağlı kana­ma: Sıklıkla travma nedeniyle ortaya çı­kar. Travma hafif bile olsa, varisli da­marın çatlaması için yeterlidir. Derinin bütünlüğü de bozulursa dışarı doğru önemli boyutlarda kanama olabilir. Böyle durumlarda kanamanın acil ola­rak durdurulması gerekir. Kanama böl­gesine bir baskı uygulanması ve bunun ardından sıkı bir bandajla sarılması uy­gundur. Varis çatlamasında ciltte yara bulunmayabilir. Böyle durumlarda deri altına kanama olur, hematom (kan otur­ması) gelişir. Hematomun kendisi bir baskı oluşturduğundan kanama kendi başına da durabilir. Çok ağrılı bir du­rumdur, dokuların ezilmesine ve baca­ğın güçsüz kalmasına yol açar. Hemato­mun çok yaygın olmadığı durumlarda alkolle pansıman yapmak yeterli olur; böylece hematom geri emilir. Hematomun yaygın olduğu durumlarda buraya sokulan bir iğne ile biriken kan boşaltı­lır.
Varis ülserleri: Derinin beslenme bozukluklarına bağlı olarak görülür. Toplardamar ülserlerinin en sık görül­düğü yer baldırın üçte bir alt iç yanıdır. Derinin özellikle ince, parlak ve kuru olduğu bu bölgede belki de sinirsel lez-yonlara bağlı olarak sıklıkla kaşıntı gö­rülür. Günlük yaşamda olabilecek kü­çük bir kaza bile, varisli bacakta iyileş­meyen yaralara yol- açar. Ülser farklı boyutlarda olabilir. Etrafındaki deri mo­rumsudur. Sınırlan bazen düzenli, ba­zen düzensizdir. Kızılımsı renklidir. Sü­rekli olarak renksiz ve serum içeren bir sıvı salgılar. Tümüyle ağrısız ya da az ağrılıdır. Tedavide kesin yatak istirahati ve enfeksiyonları önleme açısından nedbeleşmeyi hızlandıran ilaçlarla anti­biyotikti pomatlar kullanılır. Bu tedavi başarılı olamazsa, tam olarak iyileşme garanti edilemese bile, deri naklinden başka çare yoktur.

TEDAVİ

Varis tedavisinde varisi önlemek için alınması gereken önlemlerin önemi bü­yüktür. Bunlardan bazıları uzun süre ayakta kalmamak, fazla kiloları ver­mektir. Bacaklar yorulduğunda ve sınır­lı bir bölgede varis türü genişleme sap­tandığında esnek varis çorabı kullanıla­rak önlem alınabilir. Varis çorapları özellikle bacağın alt bölümlerini sıkış nr; kalçalara çıkıldıkça bu baskı Böylece, toplardamarlara masaj uygula narak, kanın kalbe geri dönüşü kola) laştırılır.Sertleştirici tedavi – Yaygın varisi ler küçük boyutlardaysa ve kapakçıklar işlevlerini görüyor durumdaysa sertleş­tirici tedavi uygulanabilir. Sertleştind tedavi varisin içine tahriş edici bir mad­de şırınga edilerek yapılır.Böylece damar içinde kimyasal bir iltihap oluşturularak, bunların kapanma­sı sağlanır. Tedaviyi izleyen dönemde esnek varis çorabı kullanılması, tedavi­nin daha iyi sonuç vermesini sağlar.Yüzeysel toplardamar sisteminde yapısal bir bozukluk varsa ve kapakçık­lar yetersiz kalıyorsa, tek tedavi yönte­mi cerrahi girişimdir.Cerrahî girişim – Cerrahi girişim bacak toplardamarının çekilerek çıkar­tılmasını kapsar. Toplardamarın alt ve üst uçları kesilip çevre dokulardan a\ -rıldıktan sonra, damarın içine özel bir başlığı olan bir sonda sokulur. Bu sonda alt uca kadar sokulup geri çekildiğinde bacak toplardamarı sondanın başlığına bir eldiven parmağı gibi sarılarak ciltte açılan keşi yerinden dışarı çıkartılır.
Varislerin değerlendirilmesi ve en uygun tedavinin belirlenmesi bir uzman hekim tarafından yapılmalıdır. Böylece yüzeysel ve derin toplardamarlarla ilgili daha kesin bilgiler elde edilerek, tedavi konusunda daha sağlıklı bir karar veri­lebilir.

Varisli toplardamarlar kaslarda kramplara yol açar mı?

Varisleri olan kişilerde sıklıkla dokulardaki şişmeye bağlı olarak kas­larda kramplar görülebilir; bunlar özellikle toplardamar yetersizliğinin de olduğu durumlarda gözlenir. Bu kramplar esnek bandaj uygulayarak ya da her fırsatta bacakları yükseğe kaldırıp, dinlendirerek hafifletilebi­lir. Sıklıkla kişinin bacaklarında bir yorgunluk vardır; kişi bacaklarının konumunu sürekli değiştirmek ister.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ
kadın sitesi kategoriler